25 Mayıs akşam saatlerinde, ajanslara düşen bir haberde yine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın adı geçiyordu. Habere göre, Başkanlık Sistemi İçin Ülke Örnekleri ve Türkiye İçin Başkanlık Sisteminin Temel Dinamikleri” Paneli’nde konuşan Erdoğan, New York Times’ın bir haberine cevap veriyor, ABD merkezli “sen kimsin ya!” diyerek monolog şeklinde kavga ettiği bir gazeteyi bir muhattap ve bir düşman olarak görüyordu.
Erdoğan’ın gazeteye yönelik kullandığı sözler ise şöyle:
“New York Times edep dışı bir yazı ile Erdoğan’ın Türkiye’sinde bunlar oluyor diye oradan göndermeyi yapmış adeta ABD’ye talimat veriyor. Niye duruyorsunuz diyor. Ya sen bir gazetesin haddini bileceksin. Bir defa sen bunu yazmakla böyle bir haberi yapmakla kendi özgürlük alanının dışına çıkmakla Türkiye’ye müdahale ediyorsun. Sen kimsin ya. Sen ABD yönetimine böyle bir şey yapabilir misin. Anında gereğini yaparlar. Böyle bir şey yok.”
Peki, NYT’ın başkanlık sistemiyle ilgili yaptığı haberlerin Erdoğan’ı kızdırdığı belli, ancak bir gazeteye yönelen bu öfke patlamasının arkasında neler var?
NYT’nın 22 Mayıs günü yayınladığı, “Dark Clouds over Turkey” (Türkiye Üzerinde Kara Bulutlar) başlıklı yazıda, Hürriyet gazetesinde geçtiğimiz günlerde yayınlanan ve Erdoğan’ın üzerine alınarak tepki gösterdiği “Yüzde 52 ile seçilen Cumhurbaşkanına İdam” başlıklı yazısında, Mısır’da Sisi askeri yönetiminin, ilk kez meşru şekilde seçilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye yönelik kararından bahsedilse de, Erdoğan’ın bu yazıyla ilgili olarak Hürriyet Daily News editörlerine karşı yaptığı suç duyurusu hatırlatılmış ve Erdoğan’ın başkanlık hayalini gerçekleştirmek istediği yazılmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğruyu söyleyenlere karşı gittikçe daha düşman kesildiğinden bahsedilen yazıda, “Amerika ve Türkiye’nin NATO müttefikleri, kendisini içinde bulunduğu bu yıkıcı yoldan dönmeye çağırmalıdır” denmişti.
Yazının Türkçe metni aşağıdaki metin kutusunda.
Çeviri: Melda Şener – New York Times – Yayın Kurulu / 22 Mayıs 2015[/accordion_item][/accordion]
Ancak, Erdoğan’ın New York Times ile ilgili öfke patlamasının tek sebebi bu son yazı değil.
NYT tarafından Islamist Websites in Turkey Manage to Evade Strict Internet Censorship (‘Türkiye’deki İslamcı internet siteleri sert internet sansüründen kurtulmayı başarıyor) başlığıyla yayınlanan haberde, son dönemde Ateizm Derneği, Fransız hiciv dergisi Charlie Hebdo ve Kürt örgütlerin internet siteleri birer birer kapatılırken; nasıl olup da radikal İslamcı mesajlar içeren hatta IŞİD’e açıktan destek veren sitelerin erişime açık kalabildiği sorgulanmıştı. (14 Mart 2015)(http://www.diken.com.tr/new-york-times-turkiyede-sansurun-kriteri-iside-destek-degil-islama-ve-erdogana-hakaret/)

Fotoğraf: Dado Ruvic – Reuters
Türkiye’nin IŞİD politikalarını inceleyen David L. Philips’in görüşlerine yer verilen haberde, Philips, “IŞİD propagandasının gelişmesine izin vermek ona destekle eşdeğerdir” diyerek, Erdoğan’ın tavrını eleştirmişti.
Bunun dışında, NYT tarafından IŞİD’in petrol ticaretiyle ilgili yaptığı haberi (14 Eylül 2015), Cumhuriyet Gazetesi, ilk sayfadan “New York Times gazetesi, ABD’nin IŞİD’in kaçak petrol gelirini kesmek için Türkiye’yi ikna edemediğini yazdı. Habere göre IŞİD’in bu yolla elde ettiği gelir, giderek artan bir gerginlik kaynağı. Gazeteye konuşan bir Pentagon yetkilisi ‘Türkiye-Irak sınırındaki tankerleri izliyoruz, bugüne kadar vurmadık ama vurabiliriz’ dedi” cümleleriyle vermişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yalan haber yazmakla suçladığı New York Times, yaptığı açıklamada IŞİD’in Türkiye’deki faaliyetlerine ilişkin haberlerinin arkasında durduklarını belirtmişti. New York Times’ın sözcüsü Eileen Murphy, Hürriyet gazetesine yaptığı açıklamada, “Sorgulanan iki hikâyemiz de doğru bir şekilde hazırlanmış ve sağlam kaynaklara dayanmaktadır. Hikâyelerimizin kendi kendilerine yeterince açıklayıcı olduğuna inanıyoruz” demişti.
New York Times gazetesi, 31 Ekim 2014 tarihindeki bir haberinde (Turkish Leader, Using Conflicts, Cements Power) ise, Erdoğan’ın gücünü sağlamlaştırabilmek için çatışmaları kullandığını yazmış ve Rus lider Putin’e benzetmiş, yeni taşındığı Saray’ın çok sayıda eleştiriye konu olduğunu aktarmıştı.
NYT, 5 Mart 2015 tarihli başka bir haberinde (In Turkey, Testing the President’s Food Not for Taste, but for Poison)
, Erdoğan’ın 600 milyon dolar değerindeki Ak Saray’ında, Erdoğan’ın yemeklerinin radyoaktivite, zehir ve bakterilere karşı analiz etmek için bir laboratuvar kurulduğunu, beş uzmanın günde 14 saat sadece bu amaçla çalıştığını yazmıştı.
Elbette, NYT’nın Erdoğan hakkında, 600’ün üzerinde haberi ve eleştirisi var. Ancak, Türkiye’deki anaakım medyanın genellikle görmezden geldiği ve atladığı birçok bilgiyi görüp aktaran NYT gazetesinin, Erdoğan’ın hedefi olmasında, sadece NATO müttefiklerine yaptığı çağrı, IŞİD’in petrol ticaretine destek verdiği iddiası, saraya ve yolsuzluklara yönelik eleştiriler de yok. Erdoğan, seçimler yaklaşırken, eski partisi AKP seçmenlerini, AKP üzerine küresel bir oyun oynandığı, Dünya medya devlerinin de bu oyunda yer aldığına ikna etmeye çalışarak, hem otoritesini güçlendirmeye, hem de yürümeyen “paralel” taktiklerinin üzerine yeni bir düşman yaratmaya çalışıyor.
– Onur Metin – İnadınaHaber